İznik Gölünde Jet Ski'den Düşen Genç Kız Kayboldu!

İznik Gölünde Jet Ski'den Düşen Genç Kız Kayboldu!

(NATO KAFA, MERMER KAFA!) şeklinde söylenen bir deyim vardır. “Söz anlamaz, söz dinlemez taş gibi kafa” anlamında casibom kullanılır. Nitekim, Türkiye’nin Kore’ye asker göndermemizin ardından 18 Şubat 1952 tarihinde NATO’YA alındık.

  • Böylece Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez yurt dışına asker yollandı.
  • Türkiye, NATO’ya ilk müracaatını Mayıs 1950’de, ikinci müracaatını ise Ağustos 1950’de yaptı.
  • Bunun için kurtuluş yolu olarak NATO’YA girmek yolu seçilmişti.

İznik Gölünde Jet Ski’den Düşen Genç Kız Kayboldu!

Bursa’nın İznik ilçesinde meydana gelen olayda Yenişehir kampı bölgesinden jet ski ile göle açılan iki kişiden 25 yaşında olduğu öğrenilen genç kız bir anda dengesini kaybederek suya düşüp gözden kayboldu. 25 Haziran 1950’de başlayan Kore Savaşı, Türkiye’nin Batı Bloku içinde yer alması için bir fırsat oldu. Türkiye, Kore Savaşı’nın başlaması üzerine Birleşmiş Milletler Teşkilatının davetine olumlu cevap vererek 4.500 kişilik bir kuvvetle BM gücünde yer aldı. Böylece Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk kez yurt dışına asker yollandı.

İznik Gölünde Jet Ski’den Düşen Genç Kız Kayboldu!

  • Türkiye, NATO’ya ilk müracaatını Mayıs 1950’de, ikinci müracaatını ise Ağustos 1950’de yaptı.
  • (NATO KAFA, MERMER KAFA!) şeklinde söylenen bir deyim vardır.
  • Ayrıca Sovyetler Birliği’nin Avrupa’ya saldırma ihtimaline karşı SSCB’ye yakın bir üs gerektiği, bunun için en uygun yerin Türkiye olduğu strateji uzmanlarınca belirtilmiş, bu da Türkiye’ye ilgiyi arttırmıştı.
  • NATO’nun siyasi amacı güya demokratik değerleri desteklemek, üye ülkelerin savunma ve güvenlikle ilgili sorunlarını istişare etmek, işbirliği yapmak, güven oluşturmak ve uzun vadede çatışmaları önlemek için olanaklar sağlamak olarak tanımlanmaktadır.

15 Eylül 1951’de Ottowa’da toplanan NATO Bakanlar Konseyi, Türkiye ve Yunanistan’ın birlikte kabul edilmesine karar verdi. Kore Savaşı’nın meydana getirdiği kaygı verici ortam ve Türkiye’nin Kore Savaşı’nda gösterdiği başarı, Türkiye ile ilgili itirazları azaltmıştı. Ayrıca Sovyetler Birliği’nin Avrupa’ya saldırma ihtimaline karşı SSCB’ye yakın bir üs gerektiği, bunun için en uygun yerin Türkiye olduğu strateji uzmanlarınca belirtilmiş, bu da Türkiye’ye ilgiyi arttırmıştı. Bunun için kurtuluş yolu olarak NATO’YA girmek yolu seçilmişti. Türkiye, NATO’ya ilk müracaatını Mayıs 1950’de, ikinci müracaatını ise Ağustos 1950’de yaptı. Fakat İngiltere ve bazı Avrupa devletleri, Türkiye NATO’ya alınırsa bunun SSCB tarafından tepki ile karşılanacağı hatta savaşa neden olacağı düşüncesiyle Türkiye’nin başvurusuna karşı çıkmışlardı.

NATO’nun siyasi amacı güya demokratik değerleri desteklemek, üye ülkelerin savunma ve güvenlikle ilgili sorunlarını istişare etmek, işbirliği yapmak, güven oluşturmak ve uzun vadede çatışmaları önlemek için olanaklar sağlamak olarak tanımlanmaktadır. Askeri amacı ise; öncelikle ülkeler arasındaki anlaşmazlıkların barışçıl yollarla çözülmesine yardımcı olmaktır. Başarısız olunduğu takdirde kriz yöntemi oluşturarak muhtemel askeri operasyonları masaya yatırmaktır. İttifak’ın askeri güçleri; savaş yaşanan bölgelerde NATO üyesi olmasa da bazı ülkelerin askerlerinin eğitilmesi, deniz korsanlığı operasyonları, uçuşa yasak bölgelerde güvenliğin sağlanması, ambargoların uygulanması gibi çeşitli görevler üstlenebiliyor. Türkiye, TBMM’nin 30 Haziran 1950 tarihli oturumunda verilen karar çerçevesinde Kore’ye asker göndermiştir. Kore’ye asker gönderme fikri, o zaman iktidarda olan Demokrat Parti hükûmetinin  politikası gereği, artan Sovyet Rusya tehdidine karşı NATO’ya üye olabilmek için bir fırsat olarak görülmüştü.